31 Ocak 2011 Pazartesi

Çocuğunuz İçin Nemlendirici Kullanıyor musunuz?

Hepimiz çocuğumuz için en iyisini isteriz. Yeni doğduğu zaman bebeğimizin bakımına özen gösteririz onlar için olan vücut yağları ile cildini nemlendirerek rahatlamasını ve günden güne büyüyen çocuğumuzun cilt yapısını daha hızlı yenilemesi için yardımcı oluruz. Ama genelde 1-2 yaşına gelince bu nemlendirme işlemini aksakmaya başlarız. Ben kızım doğduğu zaman nivea.nın bebek setini almıştım ve 2 yaşına kadar sadece bebe yağını kullandım.

Kızım 4.5 yaşında cildi benim gibi kuru ben bir taraftan onun cilt yapısına yardımcı olayım diye çocuklar için üretilen losyonları kullanıyorum bir taraftanda acaba doğru mu yapıyorum diye düşünüyorum. Küçük yaştan çocuğun cildini krem losyon vs. nemlendiricilere alıştırmak doğru mu? Ama sürmediğim zaman özellikle bacakları pul pul olup dökülüyor, o zaman nemlendiriciye ihtiyaç duyuyoruz çünkü kaşıntı yapıyor, kaşımaya başlayınca da cildini kabartıyor. 2 yaşından sonra Johnsons Baby losyon kullanmaya başladım nemlendirmesi oldukça başarılı bir losyon. Duştan sonra bütün vücuduna uyguluyordum artık buda bitti.

Şimdi ise canbebe'nin bebek losyonunu kullanıyorum 200ml. Çok güzel pudralı bir kokusu var cilde dağılımı çok kolay ve cilt tarafından kolayca emiliyor yağlı bir his bırakmıyor. İçinde gliserin ve E vitamini var bunlar kızımın cildini rahatlatmak için yetiyor. Kokusunu o kadar çok seviyorum ki bazen kendim bile kullanıyorum :)) 3 ürünün fiyatlarıda hemen hemen aynı.

Sizinde çocuğunuzun cildi kızım gibi pul pul dökülüyorsa ihmal etmeyin hafif bir nemlendirici kullanarak sorunu çözebilirsiniz.

28 Ocak 2011 Cuma

Bildiğiniz Parfe



En basit ve hafif tatlılardan biridir parfe...
Şimdi bu kış gününde nereden çıktı diyebilirsiniz. Eğer çocuğunuz varsa ve tatlı diye tutturuyorsa evde malzeme olarak ne bulduysanız bir yerden yaratıyorsunuz o tatlıyı.
Ama şöyle şerbetli bir baklavayada hayır demezdim hani...

Tarifi falan yok, krem şantinin içine ne katıyorsanız öyle oluyor parfeniz.
Yalnız ben bisküvileri kırmak yerine kalıba döktükten sonra bütün bir halde içine yerleştiriyorum. Bana göre görüntü açısından daha güzel duruyor hemde bisküvi tadının ağıza daha yoğun gelmesini seviyorum.

Parfeniz nasıl olursa olsun, ağzınızın tadı güzel olsun...

27 Ocak 2011 Perşembe

Çoraptan Oyuncak Maymun


Bu maymunu ne zamandır dikmek istiyordum en sonunda vakit ayırabildim.
Bu aralar üzerimde öyle bir tembellik varki hiç birşey yapasım yok. O kadar çok yarım işler ve yeni yapılacaklar listesi varki sadece gidip gelip bakıyorum, bir naz bir naz bende; kim yapacaksa benim işlerimi...

Maymunun böyle küçük durduğuna bakmayın baya bir inatçı çıktı kendisi. İlk önce makinaya ayar çekmek lazım yoksa çorabı dikmiyor atlama yapıyor en sonunda jarse iğnesi taktım, aslında penye iğnesi daha iyi olurdu ama o da ben de yoktu. Dikmesi ise 2dk. alıyor, çevirip içlerine elyaf doldurmak ise 30 dk alıyor en çok burası oyaladı beni. Daha sonra kolları ve bacakları aynı renk iple muntazam dikmek gerekiyor hele de bir çocuğun eline verecekseniz sapasağlam olmalı.

Sonuç olarak boyu 2 karışı geçmeyen şu inatçı maymun tam 1 saatimi aldı benim. Ama kızımın eline verdiğimde sevincini görmek tabi ki de paha biçilemez.

Yapmak isteyenler burada adım adım yapılışını bulabilirler.

25 Ocak 2011 Salı

Bayan Broş


Bu broşu burda dergisinde gördükten sonra yapmaya karar verdim. Kalıpları ile birlikte verildiği için yapımı çok kısa sürdü. Onlar gömlek olarak çalışmış ben işin daha basitine kaçtım. Keçe kumaşım olmadığı içinde evdeki polar parçalarını kullandım.



Kalıpları büyük olduğu için broşta büyük oldu. Gerçi bu sene devasa broş ve tokalar moda...
Broş olarak yakama takıp dışarı çıkarmıyım bilemem ama bunun kalıplarıyla aplike yapabilirim...

23 Ocak 2011 Pazar

Bitki Çayı Kupası


Böyle bir bitki çayı kupası varmışta benim haberim yokmuş...
Görünce çok hoşuma gitti bende hemen aldım. İçinde bitkileri koymak için porselenden bir süzgeci var. Üzerine sıcak suyu döktükten sonra kapağını kapatarak demlenmeye bırakıyorsunuz. Sonra afiyetle çayınızı yudumluyorsunuz.



Birde hemen soğumasın diye altında mumu olanlarıda var, buda çok hoşuma gitti.

Tek içimlik oldukları için bir kupa yetersiz gelebilir yani bana göre demeliyim aslında. Hediye olarakta güzel bir alternatif olduğunu düşünüyorum. Birde özellikle çalışan biri iş yerinde sıcak su ile şipşak bitki çayını hazırlayabilir, bu yönden de kullanışlı olduğunu söyleyebiliriz.

Ben kupamı çok sevdim...
Biraz süslü ama olsun zaten onun bu süslü haline vuruldum :)))

19 Ocak 2011 Çarşamba

Lastikli Kitap Ayracı


Artemelza'nın bloğunu çok sevdiğimi daha önce söylemiştim. Bu bayanı sürekli takip ediyorum çok başarılı el emeği işleri var. Çalışmalarının aşamalarını da özenle fotoğraflayıp yapmak isteyenler için bloğunda yayınlıyor.

Bu da çok sevdiğim bir çalışması...
Modelini hazırladıktan sonra arkasına lastik yerleştirmiş böylece kitap boyutları farklı olsa bile kullanım alanını genişletmiş.

Melekli bir model bulursam bende bu tekniği uygulamak istiyorum. Eğer siz bu köpeciği yapmak isterseniz kalıpları ve yapım aşamalarını burada bulabilirsiniz.



17 Ocak 2011 Pazartesi

Lehim Makinası ile Nasıl Boncuk Yapıştırılır Bilen Var mı ?



Yukarıda gördüğünüz basit lehim makinasını geçen hafta İstanbul'a gittiğimde 1.5 tl ye aldım ne kadar işe yarar bilemiyorum. Daha iyileride vardı ama işi bilmediğim için ben ucuz yollu olanını seçtim. Silikonlu kristal taşlar geçen seneden alınıp bir köşeye atıldı. Daha önce bazı yerlerde lehim ile bu tarz taşların yapıştırıldığı görmüştüm google de aradım ama tam olarak nasıl yapıştırıldığa dair bir açıklama bulamadım.

Bende makinanın fişini takarak ısınmasını bekledim daha sonra ince ucunu taşların arkasındaki silikona değdirerek yumuşamasını sağladım ve kumaş üzerine işe yaramayan bir cımbız ile yerleştirerek üzerine biraz baskı uyguladım. Yapıştılar sanırım ama uyguladığım teknik doğrumudur, bilen varsa bana bu konuda yardımcı olabilir mi?


Bu taşlar ise 50 krş.tan daha büyük kumaşa yerleştirip tersten ütülenmesi gerekiyormuş. Küçük bir paket içinde 7 adeti 1 tl.den satılıyordu denemek içi bunlarıda aldım. Ütü tutmazsa sıcak silikon ile yapıştırırım dedim.

Bu aralar kıyafet süslemelerine geçiş yapıyorum bakalım ortaya neler çıkacak :)

15 Ocak 2011 Cumartesi

Eve Döndüm...


En sonunda evime gelebildim...

Kontrollerim tamamdır doktorum iyileşme sürecinin iyi olduğunu söyledi...

Çarşamba günü eve döneriz diyordum ama benimle birlikte annem ve ablamda gelince dönüş süresini biraz uzattık. Biraz İstanbul'da vakit geçirdik dönüşte de Çerkezköy'de ki teyzeme uğradık birkaç günde orada kaldık. İstanbul'da yaşanmaz diyordum ama sanayi bölgesi olan Çerkezköy ve Çorlu'da hiç yaşanmazmış, akşam olunca ne kadar çok sis çöküyor göz gözü görmüyor desem yeridir. Havası çok kötü insan nefes bile alamıyor, o kadar çok fabrika varki havasını ve suyunu fabrikalar mafetmiş durumda. Gece yolculuğu yaptık siste olunca 2.5 saatlik yolu 5 saatte geldik.

Neyse ki artık evimdeyim...
Ben yokken yorum bırakanlara mail gönderenlere çok çok teşekkür ederim.
Şimdi sorulara cevap verme ve yorum bırakanları ziyaret etme zamanı...

12 Ocak 2011 Çarşamba

Excipial Hydro (Su İçinde Yağ Emülsiyonu)


Bu losyonu dirseklerimde ki kuruluk için aldım. Zaten açıklamasında kuru ve pullanan derinin yumuşatılması amacıyla kullanılan etkili bir yardımcıdır yazıyor. Daha önce net.te görüp bir kenara not etmiştim ilk önce şöyle bir araştırdım sadece eczanelerde satılıyor ve normalde dr tavsiyesi ile kullanılıyor ama alıp kullananlar çok güzel nemlendirdiği yazınca bende almak istedim.

İki farklı çeşidi var hydro ve lipo. Hydro su bazlı olup daha çok karma ve yağlı ciltler için lipo ise kuru ciltler için kullanılıyormuş. Lipo için yüze sürülmesini onaylamayan yorumları okuyunca ve hydro daha fazla kullanan kişileri görünce bende ondan aldım.

Losyon baya bir sıvı kıvamda neredeyse süt gibi diyebilirim. Kokusu güzel, nemlendirmesi ise kuru cildime yetersiz geldi özelliklede dirseklerim ve ellerimde. Ama yüzüme sürünce rahatlatmasını hissedebiliyorum ve ayrıca bir yerde makyaj temizlediğini de okudum denemedim ama kıvamı bakımından temizleyebilir diye düşünüyorum. Daha fazla bilgiye sahip olmak isterseniz burada ki açıklamasını okuyabilirsiniz.

10 Ocak 2011 Pazartesi

Örgü Bolero


Bu boleronun modelini esty görüp bilgisayarıma kaydetmiştim. Geçen gün gerekli malzemeleri alınca yapmaya başladım. Sayı ve ölçüleri olmadığı için yine bakarak yapmaya çalıştım. Düzgün dursun diye içine silikon halka kullandım.


Biraz elips şeklinde oluyor. İlk önce sırt bölümünü bitirdim daha sonra etrafını yaptım. 100 gr.lık yün iplik ve 7 no tığ kullandım. Yün ipin yarısından fazlası bitti.


Modeli boncuklarla süslemişler ve kenarlarına fisto geçmişlerdi. Ben süslemelerini yapmıyorum benim için fazla gösterişli olur ama uygun bir fisto yada dantel bulabilirsem bende kenarlarına yapabilirim.

Sırt bölümü, boleroyu giyip çıkardıkça kenarlarından kalkıyor, bu soğuklarda da sıcak tutacağını sanmıyorum ama aksesuar olarak kullandığımızı düşünürsek hoş duruyor.

8 Ocak 2011 Cumartesi

Gidiyorum...



İstanbul'a gidiyorum...

Daha önce burada sağlık problemimden bahsetmiştim. Ufak bir ameliyat geçirdim ve şimdi kontrol için tekrar gidiyorum. Yarın sabah yola çıkmış olacağız. Benim cildim biraz problemli kolay kolay iyileşemiyor, umarım iyileşme sürecine doktorum normal der de bende rahatlarım.

1 hafta kadar kalmayı düşünüyordum gittiğim semte yakın olan blogger arkadaşlara mail atıp buluşalım diyecektim ama planda değişiklikler oldu çarşamba dönmek zorundayım. Belki başka bir zaman buluşmak kısmet olur.

Yarından itibaren 3-4 gün ortalıklarda yokum, bloğum boş kalmasın diye planlayıp otomatik yayınlanmaya hazır konu hazırladım ben yokken bloğuma uğrayıp yorum bırakan herkese şimdiden teşekkür ederim.

Ben şimdi yarım kalmış valizimi tamamlamaya gidiyorum.
Görüşmek üzere, kendinize iyi bakın...

6 Ocak 2011 Perşembe

Eşime Diktiğim Mont

Geçen sene kursta kalıbını çıkarmıştımve kaba taslak olarak dikmiştim. Bir kalıptan 2 model yapabiliyorsunuz ben daha kolay olan B modelini seçtim. Geçen seneden beri dikilmeyi bekliyor garibim. Eşimin doğum günü yaklaştığı için artık dikmemde gerekiyordu zaten.

Normalde astarsız bir model ama astarı ile daha sağlam olacağını düşündüm. Astarı için baya bir kumaş aradım, polar olsun kışın sıcak tutsun istiyordum ama bir türlü mont kumaşı ile aynı rengi bulamadım gitti, bende en sonunda aşağıda gördüğünüz poları aldım.

Montun kalıbı Burda dergisi 2008/ 10--> 134 nolu model. Eski tarihli dergiler kurs hocamıza ait olduğu için ileride de aynı kalıptan çalışırım diye ben kalıpların üzerine muhakkak bilgileri yazıyorum, kesim ve dikim aşamasında çok yardımcı oluyor.


Prova mankenine mont çok büyük geldi bu yüzden tam olarak kendine gösteremiyor ama eşimin üzerine cuk diye oturdu :)) Ceplerde fermuar vardı onları takmadım ama bu cep modeli de beni baya bir uğraştırdı. İki omuzun önünde de süsü vardı ben tek omuzda birleştirdim. Kısacası eşim sade şeyleri sevdiği için fazlalık görünenleri çıkardım eşim uzun boylu olduğu için 10 cm kadar da boyunu uzun tuttum. İçindeki poların dokusunuda çektim kabartmalı gibi düz polarlara göre daha az tiftikleneceğini düşünüyorum.

Model kolay olsada ben çok uğraştım özellikle fermuarın alt kısmı çok sertti birkaç iğne feda ettim. Neyse ki eşim beğenmemezlik yapmadı :))

Güle güle kullansın...

5 Ocak 2011 Çarşamba

Ispanaklı Poğaça



Ispanaklı kek ve pasta yapmıştım ama poğaçasını hiç denememiştim.
Lezzet kitabında görünce deneyerek merakımı gidermeye çalıştım. Bir fırın tepsisi yapınca geride kalan hamur ve iç malzemeyi karıştırarak bütün olarak deneyeyim dedim. Hamurun rengi kitapta gösterilen fotoğraftaki poğaçalar gibi yeşil olmadı ama tad bakımından güzel oldu. Hamura karıştırarak yaptığım yuvarlak poğaçalar ise diğerine göre daha yumuşak olmuş ve ıspanak lezzetini daha çok bırakmış.

Gerekli Malzemeler:
125 gr tereyağ (ben margarin kullandım)
2 yumurta (Birisinin sarısı üzerine ayrılacak)
4.5 su bardağı un
1 su bardağı yoğurt
1/2 çay bardağı ıspanak suyu
1 çay bardağı sıvı yağ
1 pk kabartma tozu
Tuz

İç malzemesi:
Yarım kg ıspanak
250 gr lor peyniri
Tuz

Üzeri için: 1 yumurtanın sarısı, çörekotu ve susam

Yapılışına gelince zaten bu bölümü herkes bilir bütün malzemeleri karıştırarak yumuşak bir hamur elde ediyoruz. Üzerini nemli bir bezle kaparak 15dk dinlendirdikten sonra şekillendiriyoruz. Önceden ısıtılmış fırında 180 derecede pişiriyoruz.

Yanına da çayı demledik mi poğaçaları ılık ılık yemeğe başlıyoruz :))

Afiyet olsun...

2 Ocak 2011 Pazar

Videolu Hediye Paketi Yapımı


Gift Wrapping:
How To Wrap Very Small Items

Bu postu geçen hafta için hazırlamıştım. Yılbaşı yaklaşırken küçük hediyeleri paketleme de bu video yardımcı olur diye düşünmüştüm. Ama tarihini planlamadan sadece taslaklara kaydetmişim. Yazılarım arasında taslak yazılarda olunca arada kaynayıp gitmiş. Neyse çok geçmeden yayınlamak lazımdı. 2011 yılının ilk postu :))

Yılbaşı geçti ama yinede bu teknik her zaman kullanılabilir. Ufak hediyeler vermeyi sevenler yada broş, kolye, yüzük, saç tokası vs. gibi ufak tasarımlar yapıp satışa sunan arkadaşlarımızın kolayca yapabileceği türden bir paketleme yöntemi...

Tekniği öğrendikten sonra hediyemize göre boyutunu ayarlamak bize kalıyor.

Hediye verirken paketleme işine de önem verenler; paket videosunu paylaşmak benden, dilediğiniz gibi yaparak süslemeleri ile tarzınızı yaratmak sizden...